27 Şubat 2012 Pazartesi

Temiz Havanın Kıymeti

Fi tarihinde minibüsün birinde,şehir içi yolculuğundaydım.Yaklaşık yarım saattir şoförün iki arkasındaki koltuklardan pencere kenarı olanında oturuyor; sakin sakin dışarıyı seyrediyordum.Çağlayan durağına yaklaştığımızda korkunç bir esneme sesiyle afalladım...Esnemenin korkuncu mu olurmuş demeyin sakın! 

Gayriihtiyari ardıma döndüm.Benimle birlikte tüm minibüs sakinleri uğultunun kaynağına bakıyorlardı. Sesin herhangi bir insandan çıkabileceğini bile düşünememiştim ama gördüğüm, ayaktaki tek yolcunun esnemekte olduğuydu.Üstelik esnemesine devam ediyordu.Kafasını arkaya atmış, çenelerini germiş esniyordu,hayır,esnemiyor araç içindeki havayı emiyordu. Saçları minibüsün tavanına değen,uzun boylu,oldukça kilolu,dev gibi bir yaratıktı;en dikkat çekici tarafı insana benzemesiydi. Esnemesini bitirip ağzını kapattığında herkesin kendisine baktığını görüp şaşırdı;bu insan bakışlarına bir anlam veremediği aşikârdı.

Avazım çıktığı kadar bağırdım: İNECEK VAAAAARRRR!..Şoförümüz sağ olsun durdurdu minibüsü ossaat.İçimi rahatlatan "tıssssssss" sesini duydum otomatik kapıların.Attım kendimi dışarıya. Ohh,dedim,dünya varmış.Temiz havayı derin derin içime çekip,şükrettim.

Aklıma geldikçe hayra yoruyorum başımdan geçen bu olayı : "İnsan temiz havanın kıymetini bilmeli!" diyorum.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder